top of page

TÜRKİYE'DE ULUSLARARASI KORUMA BAŞVURU USULÜ

  • Yazarın fotoğrafı: Mehmet Burak IŞIK
    Mehmet Burak IŞIK
  • 29 Haz 2024
  • 3 dakikada okunur

"Erişilebilir ve adil bir iltica/sığınma usulünün sağlanması uluslararası mülteci koruma sisteminin olmaz ise olmaz (sine qua non) unsurlarından birisidir."[1]

Başvuru:

Kişi, valilikler bünyesindeki İl Göç İdaresi Müdürlüğü’ne bireysel olarak başvurur. Bu başvuruda kendi ülkesine neden dönemeyeceğini, yani uluslararası korunma ihtiyacının sebebini belirtir; menşe ülke bilgisi ile kaçma gereksinimi arasındaki bağı ortaya koyar. Başvuru dilekçe ile yapılır. Başvurucunun, ergin aile üyeleri için de başvuru yapabilmesi, ona kendileri adına başvuru yapabileceğine dair muvafakat vermelerine ve başvuru sebeplerinin aynı olmasına bağlıdır (YUKK m.65/3).

YUKK Uygulama Yönetmeliği[2] m.65/1: Her yabancı veya vatansız kişi kendi adına uluslararası koruma başvurusu yapabilir. Uluslararası koruma başvuruları, 68 inci madde saklı kalmak kaydıyla (68. madde, ergin aile üyelerinin muvafakatine ilişkin maddedir.)   şahsın yasal temsilcisi veya avukatı aracılığıyla yapılamaz.

YUKK Uygulama Yönetmeliği m.65/6: Başvuru sahibi hakkındaki bilgi ve belgelerin, gizliliğe riayet edilerek ilgilinin kişisel dosyasında muhafaza edilmek üzere kopyaları alınır ve asılları başvuru sahibine teslim edilir.

Başvuruların ülke içinde veya sınır kapılarında kolluk birimlerine yapılması hâlinde, bu başvurular derhâl valiliğe bildirilir (YUKK m.65/2 böyle buyursa da uygulamada, genelde, kolluk birimleri başvuruyu almayıp başvuru sahibini valiliğe yönlendirmektedir. Kolluğun bu yaklaşımı, işlemlerin noksansız halledilmesine yöneliktir zira valilik bünyesinde asli görevi bu başvurular olan görevliler yer almaktadır).

Mevzuat, başvuruda istenecek belgeleri düzenlememektedir. Ama elde bulunmaktaysa kimlik, geçerliliği son bulmuş olsa dahi pasaport, uluslararası koruma ihtiyacına ilişkin dokümanlar (mesela Afganistan’da eski rejim döneminde devlet çalışanı olduğunu gösterir vesikalar), buradaki kira kontratı ve sair her türlü belge başvurucunun işini kolaylaştıracaktır.

81 ilin göç idaresi müdürlüğünden de başvuruyu yapmak mümkündür ancak hepsi ikamete açık değildir. İkamete kural olarak kapalı iller İçişleri Bakanlığınca belirlenir, makale tarihi itibariyle bunlar Ankara, Antalya, Aydın, İstanbul, İzmir, Muğla, Yalova’dır. Mecburiyet içeren haller istisnadır, örneğin vakanın tedavisine yalnızca o ilde devam edilebilecekse istisnaya dâhil olur. Kapalı illerden birinde başvuru yapılması halinde kişi diğer 74 ilden birine yönlendirilir ve 15 gün içinde o ile gitmesi gerekmektedir (Şahıs, o il göç idaresine giderek geldiğini bildirir). Bu durum kendisine tebliğ edilir ve yol izin belgesi düzenlenir. Bu yükümlülüğe mazeretsiz olarak uymazsa YUKK m.77 uyarınca başvurusu geri çekilmiş sayılır.

Başvurucu, anladığı dilde yazılı ve sözlü olarak uyması gereken yükümlülükler hakkında bilgilendirilir.


Kayıt:

Kayıt sırasında doldurulan elektronik kayıt formunun bir çıktısı alınarak, katılanlar tarafından imzalanır ve bir örneği ilgiliye verilir (YUKK Uyg. Ynt. m.70/7). Kayıt işlemleri tamamlandıktan sonra, başvuru sahibine il müdürlüğü tarafından hiçbir harca tabi olmayan, şekli ve içeriği Genel Müdürlükçe belirlenen, iptal edilmediği sürece geçerli olan Uluslararası Koruma Başvuru Kayıt Belgesi düzenlenir. Bu belge, geçerli olduğu süre içinde başvuru sahibine ikamet izni almaksızın Türkiye’de bulunma hakkı sağlar. Kayıt Belgesi, başvuru sahiplerinden Türkiye’ye düzenli yollarla gelenlerin vize veya vize muafiyeti sürelerinin bitimine ya da düzensiz ve doğrudan gelenlerin ise yasa dışı giriş tarihlerine bakılmaksızın uluslararası koruma başvuru tarihi itibariyle düzenlenir (YUKK Uyg. Ynt. m.71). Süresi biterken yenilenebilen bu belge için yenileme ücreti de alınmaz.


Mülakat:

İl Göç İdaresi bu başvuruyu kabul edip kayıtları arasına aldıktan sonra, belirleyeceği tarihte kişiyle bir sözlü mülakat gerçekleştirir. Bu mülakatın amacı başvuruda belirtilen korunma ihtiyacının varlığını ve inandırıcılığını test etmektir.

YUKK m.69/5 mülakat zamanı ve yerinin kayıt esnasında bildirileceğini ifade ederken YUKK Uygulama Yönetmeliği m.66/2, “Belirlenememesi halinde mülakat zamanı ve yeri başvuru sahibine daha sonra da bildirilebilir.” der. YUKK m.75/1, mülakatın kayıt tarihinden itibaren otuz gün içinde yapılacağına hükmetmiştir.

Mülakatı yapacak uzman, başvuru dilekçesinde yazan uluslararası koruma gereksinimleri ile alakalı olarak menşe ülke bilgilerini araştırır. Mülakat, gizlilik ilkesine tabidir ve bireysel olarak yapılır; istisnaları: şahsın avukatı -gözlemci olarak-, tercüman, şiddet vs. mağdurları veya çocuklar için uzman şahıslar, ergin aile üyesinin muvafakat vermesi halinde diğer aile üyesi katılabilir. Kişiye kendisini en iyi şekilde ifade etme imkânı tanınması kapsamında kişi, mülakatı yapacak uzmanın ve tercümanın cinsiyetini seçebilir.


Karar:

Mülakatın ardından idare, statünün tanınması veya tanınmaması şeklinde olumlu veya olumsuz bir karar verir. İdarenin kararı, kural olarak, başvuru kaydından itibaren 6 ay içinde verilir. 6 ayı aşacak bir durum olduğunda, karar verme tarihinin gecikeceği, başvurucuya bildirilir.

Kararların bireysel olarak verilmesi kuralının istisnası, muvafakat verilmesi suretiyle aile adına yapılmış aynı sebepli başvurulardır. Bu istisnanın istisnası ise YUKK m.64/6 ile getirilmiştir: “Başvuru sahibinin uluslararası korumadan hariçte tutulması, hariçte tutma nedenlerinden herhangi birinin diğer aile üyeleri için oluşmaması şartıyla, başvuru sahibinin aile üyelerinin de hariçte tutulmasını gerektirmez.”

 

Geri göndermeme ilkesi gereğince, uluslararası koruma başvuru sahipleri hakkında sınırdışı kararı alınamaz. YUKK m.3/1/d’de başvuru sahibi, “Uluslararası koruma talebinde bulunan ve henüz başvurusu hakkında son karar verilmemiş olan kişi” olarak tanımlanmıştır. Son karardan kasıt, kararın itiraz edilmeyerek veya mahkeme kararlarıyla kesinleşmiş olmasıdır. Yani; başvurudan nihai karara kadar, başvurucu hakkında sınırdışı kararı alınamayacaktır (YUKK m.54/1/b,d,k hallerinde dahi).

Belki en başta yer alması gereken bir husus da şudur ki: YUKK m.8’in “5 inci, 6 ncı ve 7 nci maddelerde yer alan şartlar, uluslararası koruma başvurusu yapmayı engelleyici şekilde yorumlanamaz ve uygulanamaz.” hükmü ve uluslararası koruma temel ilkeleri uyarınca sığınmacıların ülkeye yasa dışı girişleri cezalandırılmaz.


[1] Yabancılar ve Mülteci Hukuku, Prof. Dr. Bülent Çiçekli, İstanbul 2016, s.319

[2] Yabancılar Ve Uluslararası Koruma Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik

Comentarios


0553 894 07 06

MEHMET AKIF ERSOY MAHALLESI 325. SOKAK NO:3/33 DOSIMA PLAZA, 06200

Yenimahalle/Ankara, Turkey

bottom of page